Geldik gebeliğin sonuna. Artık doğum zamanı. Aylardır beklenen zaman geldi çattı.
Bu konuda herkesin bir deneyimi var, ya bizzat yaşadığı ya da çok yakından tanık olduğu.
Yazılanlar, söylenenler, içinde biraz abartı da olsa yanlış değil ama acaba biz hangisine kulak vermeliyiz.
Normal doğum mu daha iyi yoksa sezaryen mi? doğrusu bu soru çok sığ. Bence doğru soru şu;
BENİM İÇİN, normal doğum mu daha iyi yoksa sezaryen mi?
Evet, bu sorunun cevabı her gebe için farklı. Doğum şeklini belirlerken anne ve baba adayının beklentileri yanında doktorun tıbbi görüşü de önemli.
Normal doğumun da sezaryenin de kısa ve uzun vadede bazı avantaj ve dezavantajları olduğunu unutmamak gerek.
Doğum eylemi, rahim kasılmalarıyla (kontraksiyonlar) başlayan, rahim ağzının (serviks) açılması ve bebeğin doğum kanalından ilerleyip dışarı çıkmasıyla sonuçlanan bir süreç. Özellikle ilk doğumlarda bu süre 12-20 saat aralığında olabiliyor, doğum sayısı arttıkça süre kısalır.
Doğumun bir ekip işi olduğunu, anne ve doktorun bir uyum yakalaması gerektiğini konuşmaya bile gerek yok.
Adı normal olmasına rağmen, normal doğum her zaman başladığı gibi gitmeyebilir. Doğum eylemindeki gebenin, yakın takibi gerekir, çünkü doğum eylemi esnasında bazı öngörülmedik gelişmeler olabilir ve acil sezaryen gerekliliği ortaya çıkabilir. Bebeğin doğum kanalında ilerleyememesi, rahim kasılması veya servikal açılmanın yetersiz olması, bebekte aniden gelişen sıkıntılar (fetal distres) acilen sezaryen yapılmasını gerektirebilir.
Hiç bir problemin yaşanmadığı normal doğumlar ile hiç bir problemin yaşanmadığı sezaryenleri karşılaştırdığımızda anne için kısa vadede normal doğumun daha avantajlı olduğunu söyleyebiliriz. İyileşme süresi daha kısa, günlük hayata dönüş daha hızlı. Fakat uzun vadede, normal doğum yapan kadınlarda, pelvik bağlarda daha fazla gevşeme olması sebebiyle, idrar kaçırma ve vajinal gevşeklik ve dolayısıyla cinsel yaşamda kalite düşmesi şikayetleri daha belirgin.
Bebeğin doğum esnasında karşılacağı zorluklar açısından değerlendirdiğimizde ise en iyi sonuçların planlı sezaryenlerde olduğunu görüyoruz.
Bazı durumlar var ki, mutlaka sezaryenle doğum yapmak gerekiyor;
– Bebeğin eşinin önde gelmesi (plasenta previa)
– Bebeğin uygun geliş pozisyonunda olmaması (transvers geliş, çene önde yüz geliş, bazı makat gelişler)
– Bebeğin aşırı iri olması (4500 gramdan fazla)
– Önceden 2 ve daha fazla sezaryen olması
– Önceden rahimden myom alınmış olması
– Doğum zamanında bazı enfeksiyonların olması (Herpes vb.)
– Bebeğin doğum eyleminin stresine dayanamayacak halde olması (gelişmemişlik veya stres altında olmak)
– Annenin normal doğumdan korkması vb.